THİS İS GONA BE HARDER
(Bu iş zora gidiyor)
"Tanrım Justin,sana ne oldu?"Vücudundaki akan kanı gördükçe içim daha da kötü olmaya başlamıştı.Bir kaç gündür karşıma çok fazla kan çıkıyordu ve buna alışmalı mıydım bilmiyordum bile.
Justin bakışlarını benden kaçırdı."Hiçbir şey."
"Lanet olsun Justin bana kaydıraktan düştüğünü söylemeyeceksin değil mi?Sana bunu kim yaptı?"sinirli bir şekilde dudaklarımı ısırdım.
Justin gözlerini devirdi ve yere doğru bakışlarını kaçırdı."Hiçbir şey."
"Sana bunu kim yaptı ve ne oldu?Justin bak,sana yardım etmek istiyorum."sesimi alçaltıp Justin'in elini tuttum."Yara kötü görünüyor,Justin."
Justin gözlerimin içine doğru bakmaya başlayarak "Bana yardım etmeni istemiyorum."diye çıkıştı.
Doğrulup kaşlarımı kaldırdım."Peki neden bana geldin?"
"Bilmiyorum."Justin gözlerini benden kaçırmaya devam ederek "Kendimi bir anda arabayı bu eve sürerken buldum dersem yalan söylemiş olmam."
Gözlerimi devirdim."Sana ne oldu Justin?"
"Lucas oldu."Justin fısıldayarak bir küfür savurdu ve "O p*çin beni takip ettiğini bilmeliydim." diyerek çıkıştı.
Justin çok kızgın bir şekilde yere doğru bakıyordu ve ürkmeye başlamıştım.Lucas her kim ise,Justin'le arasının pek iyi olduğunu söyleyemezdim."Lucas kim Justin ve sana ne yaptı?"onun cevap vermesine izin vermeden devam ettim."Takip etmek de ne demek?Tanrım bana bir şeyler anlatır mısın artık?!"
Justin gözlerini çevirdi."Yemek yediğimizde biri sana çarpıp beni ve çetemi cehennemin dibine göndermekten bahsediyordu,hatırlıyor musun?"
Kafamda Justin'den biraz daha uzun,koyu saçlı adam canlanmıştı.Başımla onayladım.
"İşte,Lucas seni bıraktıktan sonra beni bir daha görmüş olmalı ki uzun bir süre takip etti.Arabamın camından arkadaki arabadakinin Lucas olduğunu anladığımda farklı bir yöne saptım.Ona haddini bildirmek gerekiyordu değil mi?"
Demek her şey yine Justin'in 'kendiini kanıtlama çabası' yüzünden ortaya çıkmıştı.
Gözlerimi çevirdim."Sadece evine gidemez miydin?"
"Hayır,"Justin ciddi bir şekilde bana baktı.
"Bu normal bir kavgadan ibaret değil,Pearl.Lucas ve ben,şey,eskiden aynı takımdaydık."
"Sen ve Lucas?"
"Aynen öyle,"Justin aynı ciddiyetiyle devam etti."Fakat aramızda bir kaç kavga başlamıştı,güven problemi yaşanmıştı ve o benim işe yaramaz bir sersem olduğumu düşünüyordu.Tamam belki,biraz hatalı davranmıştım fakat Lucas ile artık her konuda kavga etmeye başladığımızda,olay büyüdü."
İçimden
bende senin hiç bir işe yaramayan bir sersem olduğunu düşünüyorum,diye geçirdim.
"Lucas ile daha iyi olan bir kaç kişi de bana karşı farklı davranmaya başladığında,onunla dövüştüm."
Aklıma bir soru takılmıştı ve tek kaşımı kaldırarak Justin'e "Ne tür farklı davranışlar?"diye sordum.
Justin dudaklarını yaladı."Güzel soru,"omuz silkti ve devam etti."Bir çetenin bir lideri olur,bebeğim.Ve,bu çetenin lideri bendim.O değil.İki lider olmaya başlarsa,birinin çekilmesi gerekir."
Bu bana saçma gelmişti."Burası Amerika,oylamaya falan sunamaz mıydınız?"Aptal soru.
"Bu imkansız Pearl,dövüş olmalıydı.Zaten onun kafasına yumruk geçirmek benim de hoşuma giderdi."Sırıttı.
"Dövüşü ben kazandım."
"Ne kadar çok sevindiğimi bilemezsin."
Justin başını çevirdi."Fakat Lucas'ın intikamı dinmedi.Kendi çetemle benim aramı açtı ve bir kaç adamımı çaldı.Olaylar şu an o kadar büyüdü ki Pearl,beni
öldürmek için elinden geleni yapmaya çalışacaktır."
Midemde garip bir kasıntı hissettim.
"--Arabanın beni takip ettiğini anlayınca farklı bir yola saptım demiştim.Boş bir arazide arabamdan indim ve Lucas'ı direk yere yatırdım.Mideme ve kafama bir kaç yumruk yedim,bir kaç yumruk attım ve en son hamle olarak Lucas'ı yere doğru hızlıca yapıştırdım.Tanrım,ayağa bile kalkamamıştı.Arkamı dönüp oradan ayrılmak için arabama giderken Lucas yerinden kalkıp cebindeki bıçağı çıkarttı."
Ağzım şokla açıldı.
"Bıçağı gövdemin sağına,belime sapladı ve beni orada bırakıp gitti."