6 Kasım 2012 Salı

"AŞKI ONUNLA YAŞAYACAĞIMA İNANIYORUM."

Belki fark etmişsinizdir.Yazdığım hikayeleri şarkılardan yola çıkarak yazıyorum.
Şimdi ise,biraz eski de olsa You Belong With Me dinlerken aklıma gelen bir lise hikayesini sizinle paylaşacağım.

***
Kulaklığımın sesinin 14'den 18'e çıkarttım.Kulak zarımı patlatacak derecede bağıran,idolüm Taylor Swift'in beni anlatan YBWM şarkısını dinliyordum.O,önümden hızla geçerken ben şarkının verdiği havayla yerimde zıplıyor gibiydim.
Zack.
Kendimi bildim bileli aşık olduğum insan,çocuk,adam.
Arkasından,duymadığını bildiğim halde boğuk bir sesle "Selam."dedim.İşte bugünün önemi buydu.Bisikletle önümden geçmesine rağmen,beni duymuştu.
Zack,biz daha birinci sınıftayken okula bir ay geç başladığı için dersin ortasında sınıfa girdiği andan itibaren,aşık olduğum tek insandı.Şimdi lise ikiye gidiyorduk ve o hala beni fark etmemişti.Onlarca kızla çıktı.Benim ismimi bildiğinden bile emin değilim aslında.
Siyah bisikleti ve kaskıyla geriye doğru geldi.Kaldırıma yakın bir şekilde duydu."Sizi tanıyor muyum?"
Ne diyeceğimi bilemedim,laflar ağzımdan benim kontrolümde olmaksızın çıkıyordu."B-b-ben...şey....a-aslında,b-biz yani s-sen ve b-ben sınıf arkadaşıyız-z...."Yeşil gözleri açıldı.Bir anda nefes verdi."Ah,üzügünüm Pattie..ben hatırlayamadım."
Güldüm."İsmim aslında Elena."
Bu sefer Zack kızardı,utanmıştı."Çok üzgünüm.Sallamıştım."
Elimi boşver,der gibi salladım."İnsanların ismimi unutmasına alıştım.Ben..pek fark edilmeyenlerdenim galiba."
Zack dudağını büzdü."Artık ben fark ettim..o zaman."
Bu lafı bende büyük bir tebessüme neden olmuştu."O zaman yarın görüşürüz çünkü benim..gerçekten gitmem gerekiyor."
Zack,cevap vermemişti.Bisikletine atladı ve önümden geçip gitti.Ben de yoluma devam ettim.




Amacı neydi bunun?Önce ben giderim,falan mı?!Çok ukala,diye düşündüm.Elimdeki çantayı koltuğa fırlattım.Anahtarlığımı bir kenara attım ve seslendim."Ben geldim anneee."
Annem mutfaktan cevap verdi."Yada ön kapı anahtarı olan bir hırsız."
Annem esprili bir kadındı.Tek çocuktum ve ailem ayrıydı.Annemle yaşıyordum.
Odama çekilip,ders çalışmaya çalıştıkça yapamıyordum.Aklımda sadece Zack vardı,her zaman olduğundan daha da fazla.Facebook hesabımı açtım.Biraz oyun oynayıp,en yakın arkadaşım April'le sohbet ettikten sonra kafamda hala Zack ile uyumaya çalıştım.

~Sabah~
Okula yürümek için evden çıktım.Elimde OzPack'im ve yağmur yağdığı için şemsiyem vardı.Okul forması üzerine kırmızı bir kazak giymiştim ve yeni trençkotumu da ilk kez giyiyordum.
Bir anda yağmur arttı.Bir ağacın altına sığınmak zorunda kaldım.Annem çoktan işe gittiği için arabayı da almıştı.Çoktan ıslanmıştım bile.Amerika'da yağmurlu fırtınalar çok olduğu için,birazdan "Okul İptal" mesajı almayı bekliyordum.İyide ne yapacaktım?
Bir ağacın altına sığınmış bekliyordum.Gelen geçen bir otobüs bile yoktu.
Bir araba önümden geçerken beni daha da ıslattı.İçeriden okulda sürekli gördüğüm bir kaç kız ve erkek vardı.Gülerek "İnek!"diye bağırdılar.Ağlayarak arka yola saptım,onlardan nefret ediyordum!
Yağmur hiç umurumda değildi ki artık.Yeteri kadar ıslanmıştım,hatta iç çamaşırlarıma kadar giden su beni çok zor durumda bırakıyordu ve üşüyordum.


Yanıma yaklaşan bir araba gördüm ve bağırdım "Hadi ya,sende ıslatsana!Çok kuru gözüküyorum zaten."
Ama araba farlarını yakıp kenara çekti.Biraz ürkerek arabanın yanından geçerken,arabanın içinden gelen bir ses "Atla."dedi.Sesi çok iyi biliyordum.Zack.


Hiç düşünmeden arabaya atlamadım tabii ki.Belki de sinirimden,"Ne?"dedim tersleyerek.
Zack arabayı durdurdu "Bak içeride de yağmur geliyor,bin artık."
Zack'e "Ah,kapat kapını.Arabanın içinin ıslanmasını hiç istemem doğrusu."dedim ve hızlıca yürümeye başladım.Baştan aşağı ıslak bir şekilde "Seni küstah!"diye bağırdım.
Zack beklenmedik bir şekilde arabadan indi.Yağmurun tüm vücudunu ıslatması sadece bir dakika bile sürmemişti.Bana doğru geldi ve elimden tutup çekti."Biliyor musun?Hiç bir şeyi beğenmiyorsun!Seni arabama davet ediyorum ve küstah diyorsun.Tanrı aşkına Elena!Ne istiyorsun sen?!"
Kendime gelmiştim.Yeşil gözleri yağmurda iyice parlamış,saçları ıslanmış ve rengi siyaha dönmüştü."Ne istemediğimi söyleyeyim.Arabandan inmeni istemezdim mesela.Üşüteceksin.Geri dön."dedim.
Zack ellerini iki yana açtı."Sende üşüteceksin,arabaya biner misin artık."Cevap vermedim.Zack yukarı doğru haykırıp "Yağmurda ıslanıyoruz,sen arabaya binene kadar da ıslanacağız."dedi.
Zack'i küçüklüğümden beri seviyordum,zatürre bile olabilirdik bu yağmurda.Arabaya doğru giderken Zack arkadan bağırıyordu."Tanrım şükürler olsun keçi inadını kırdın!"

Zack beni evime bırakırken ikimizde konuşmuyorduk ve tek ses üstümüzden akan su damlalarıydı.
Araba durduğunda içimi çektim ve "Teşekkürler"diyerek çıktım.
Zack evimizin garajının içinde arabasıyla dururken ben yukarıdan bir battaniye kapıp getirdim.
Zack battaniyeye sarılırken ben de iki kahve yapıp hemen garaja indirdim.Kahveleri içerken bir anda "Bugün için teşekkürler."dedim.Bu Zack'i şaşırtmıştı."Önemli değil."kahvesini yana bıraktı."Ama sebebini anlamadım."
Gözlerim yeşil gözlerine odaklanmıştı."Ne?"
"Yani,diyorum ki....niye bana kötü davrandın?"
"Ben mi?Ben sana kötü davranmadım ki."daha sonra patladım."Olay ne biliyor musun?Ekim'in 13'ü.Pazartesi.
Biz birinci sınıftayken,okula geç başlamıştın.Tam o gün gelmiştin ve ben işte o günden beri sana aşığım.Şimdi 10 yıldır seni tanıyorum ama sen adımı dahi iki gün önce hatırlamıyordun.Koridorlarda kız arkadaşlarınla öpüşmeni izledim.Bir çok kızla çıktın,hepsini sayabilirim biliyor musun?10 yıldır sen seviyorum ve başka kimseye açık olmadım ben.Şimdi kötü davranan bensem,evet davranıyorum.Tamam mı?Çünkü kızgınım,beni daha yeni fark ettiğin için."
Zack konuşmayı gözleri açık dinlemişti.Benimse ona bakarken gözlerimden bir damla yaş döküldü.Elleriyle o asitli yaş damlasını sildi ve dudağıma küçücük bir öpücük kondurdu."Seni seviyorum,inatçı keçi.İstediğini söyle,kız,bağır ama ben seni seviyorum."
Beni battaniyesine sardı ve saçlarımı öptü."Ben seni seviyorum."

Çok da iyi olmadı sanırım,kafamı yormalıyım.Benden daha iyi hikayeler çıkar *_*






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder